1885 yılında ağır eleştiriler alan kızkardeşi Inger'in portresini 1886'daysa
daha ağır eleştiriler alan Hasta Çocuk adlı çalışmasını sergiledi.
Her iki tabloda, kız kardeşi Sophie'nin hayat mücadelesini anlatıyordu ve
hem resim üslubu hem de olayın dramatik yapısı nedeniyle eleştirilmişti.
Bu
resimler yarım bırakılmış gibi fırça lekeleri ve akıtmalarla oluşturmuştu.
Eleştirilen bu üslup Munch tarafından, konunun dramatik etkisini
arttırabilmek amacıyla özellikle kullanılıyordu ve yarım kalan bir hayatı
simgeliyordu. Munch hayatı boyunca bu stili hiç terk etmedi.
110 resimden oluşan ilk kişisel resim sergisini, 23 yaşındayken, Oslo'da
açtı. Aynı yıl devlet bursuyla, Paris'e gitti ve Léon Bonnat'ın sanat
okuluna girdi.
"Oslo Fiyordu Üzerinde Ay Işığı" adlı manzara resmini, Paris'e geldikten
kısa bir süre sonra çizdi. Burada renk anlayışını belirgin bir şekilde
değiştirdi. Resim yüzeyindeki doku arayışları ve figürlerdeki yalınlaşmanın
ardından, renk kullanımı da bir ifade tarzı olarak paletine yansıdı.
HALKIN TEPKİSİ, SERGİ KAPATTIRDI
1891 yılında Nice'de, Hayat Frizi adlı
seri resimler üzerinde çalıştı. 1892 yılında Berlin'de açtığı kişisel sergi,
basının ve halkın büyük tepkisini çekti ve kapatıldı.
Munch'un Hayat Frizi çalışmaları üzerine yoğunlaştığı bu döneminde çizdiği
"Ses" isimli resim; sanat tarihinin başyapıtlarından birinin, "Çığlık"ın
ayak sesleri gibiydi.
(*) Çığlık, hastalık ve ölümlerle kuşatılmış, duyarlı bir iç yapının, adeta
patlama halindeki bir dışavurumuydu, atılamamış bir çığlıkdı. ncakis'in
"Bağırmak istedim; bunun beni hafifleteceğini biliyordum, ama
utandım."ifadesi tam da Munch'un atılamamış çığlığına denk düşüyordu.(*)
NAZİ YÖNETİMİ, MUNCH'UN
RESİMLERİNE YOZ DEDİ VE SATTI
Munch, 1894'de Kadının Üç Durumu ve
Madonna gibi resimlerinde içinde bulunduğu, Hayat Frizi çalışmalarına devam
etti. Madonna; doğum ve ölüm kavramlarını ele aldığı önemli eserlerinden
biri oldu.
Bu dönemde çizdiği "Ölü Anne ve Çocuk"ta, annenin cansız bedeni, bir çizim
taslağı olarak bırakıldı Bu resimde Çığlık'taki figür gibi; başını ellerinin
arasına almış ve yardım dileyen bir figür dikkat çekiyordu.
Munch, 1930 yılında geçirdiği bir göz rahatsızlığı nedeniyle çalışmalarını
yavaşlattı.
1937'de Nazi yönetimi, Munch'un Alman müzelerindeki çalışmalarından 82'sini
'yoz sanat' diye sattı.
Bugün Munch; başta dışavurumcular olmak üzere pek çok 20.yüzyıl sanatçısını
derinden etkilemiştir ve (*)onun "Çığlık"ı, her bireyin atılmamış çığlığı
olarak, boşlukta dalgalanmaya devam etmektedir.(**)
Ressam: Edvard Munch
Hazırlayan ve yazan: Tevfik Elçioğlu
Kaynak: Munch, Taschen,(*),(**):Dr.
Mehmet Üstünipek,
RESİMLERİNDEN ÖRNEKLER